10 Nisan 2009 Cuma

Bu blogu yazmamın amacı;

Küçükken bir çocuk wardı hoşlandığım bilok ama öyle böyle değil deli divaneym onun için .. Böyle deli gibi hiç kimseyle çıkmıyorum, blki bir gün bir yerde yollarımız kesişir diye bekliyorum falan sonra baktıım ohoo dedim monaco sen nerdesin o nerde onun seni göreceği bile yok htta böyle bişey mümkün değil diye konuştum kendimle. Ve vazgeçtim aslında vazgeçmemiştim ama öyle diyordum kendimce. Bu nerdeyse 5 yıl böyle gitti. 6. sınıftan lise sona kadar yani. Sonrasını biliyorsun zaten dEV'le cıkmaya baslamıstım(neyse DEV fln karıştırma şimdi; Kendi ne kadar dev olsada içinde şeref olmadıktan snra! bu konuya sonralardki postlarmda deginicem!) Neyse işte bilok baya bir platoniktim senin anlycagın abayı yakmıştım kısacasi!
Geçenlerde bir arkadaş bana bir filmden bahsetti, adab-ı muaşeretmiş adı mayısta vizyona girecekmiş bıdı bıdı bıdı bıdı .. Oyuncuların isimleri söyledi ve arada geçen o isimde nasılyıkıldım anlatamam! nasıl bir şoktur bendeki hönk kalakaldım böyle! Hayır canm olamaz fln diyorum ama görmen lazım halimi .. Meğersem çocuk Gazanfer Özcan'ın(mekanı cennet olsun) torunuymuş. :O Nasıl olur yaa diyerektene yıkıldım. Ben hiç farketmemiştim bile daha önceden... Bittiğim andı bildiğin ama bişeyden o kadar cok eminim ki artık hiç bakmaz baksada görmez.. Sonuçta ün; insanı yutucu bir kavram ve bu yaştaki herkesi çabuk etkisi altına alıyor!
Neyse buda böyle bir çocukluk anısı olarak kalsın ama benim hala ÜMİDİM var. Belki bir yerde, bir şekilde Tom Cruise ve Katie Holmes gibi oluruz! Oda olmadı küçük bir oyunda aynı sahneyi paylaşırız küçük bir zaman dilimi aynı havayı soluruz, kim bilir .. :)))

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder